13 Mart 2016 Pazar

Edirne Konakları ve Evleri


Taş duvar ve sıvayla örülmüş ahşap iskelet sistemleri ile yapılırdı. Bu evler genellikle yanındaki daha yümsek saçaklara çift eğri öğe ile bağlanan bir çatıyla örtülü, az derinde kalan locanın içine yerleştirilmiş merkezi girişi ile kusursuz bir simetriye sahiptir. Balkan Yarımadasının hemen her tarafında en küçüğünden en gösterişlisine kadar bütün evlerde "hayat" denilen bölümler vardır. Oda kapılarının açıldığı yer olan bu bölüm, doğrudan evin bahçesine bakan yönde 1,5 - 2 metrelik direkler üzerine dayandırılmıştır. Hayatların sonunda bir basamak yükseklikte dört köşe bir kısım ayrılarak, tahta sedirlerle çevrilirdi.







Evin harem ve selamlıklarında büyük kapıların açıldığı bahçı kısımları olan avluların uygun bir yerinde mermer bir çeşme bulunurdu. Bazı evlerde avluların ortasında küçük havuzlar, üzerine asma sardırılmış çardaklar vardı. Harem ve Selamlık avlularından birbirine geçilecek küçük kapı bulunurdu. Geçiş yolları üzerinde bulunan kentin gelişme döneminde hem artan ekonomi ve ticaret yoğunluğunu karşılamak hem de cami ve imaretlere gelir sağlamak amacıyla bir çok han, bedesten ve çarşı inşa edildi.

1417 - 1418 yılları arasında Çelebi Sultan Mehmet tarafından Mimar Alaeddin'e Eski Cami'ye vakıf olarak bir bedesten yaptırıldı. 1569 yılında Hersekli Semiz Ali Paşa'nın Mimar Sinan'a yaptırdığı Ali Paşa Çarşısı yüzotuz dükkandan oluşmaktaydı. Çarşı üç yüz metre uzunluğunda olup, altı kapılıydı. 73 kemerli, 255 metre uzunluğunda, 124 dükkandan oluşan Arasta, Sultan III.Murat tarafından Selimiye Camisine vakıf olmak üzere Mimar Davut Ağa'ya yaptırıldı.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder